Before Sunshine, Before Sunset ve Diyalog Filmleri

Conversations With Other Women... Helena Bonham Carter denilince atlamamak elde değil ki! Oturduk seyrettik filmi. Birkaç saat içerisinde başlayıp biten bir film. Çok fazla sahne değişmiyor, tamam tamam birkaç saatten daha fazlası aslında. Ama evet genel filmin oyuncu sayısı, mizansen sayısı çok az... Film boyunca karakterlerimizi iki farklı kameradan seyrediyoruz. Aaron Eckhart bir karede, Helena diğer karede. Bazen bir karede buluşmuyor da değiller elbet. Her neyse... Kesinlikle izlenmeli!

Asıl gelmek istediğimse başlıkta belirttiğim Richard Linklater'ın iki filmi. İlk film Before Sunshine 1995 yılında çekiliyor. Ethan Hawke ve Julie Delpy başrollerde. Neden bilmem Conversations With Other Women gibi neredeyse tamamıyla diyalogdan oluşan bu filmden pek hazzetmemiştim. 95'te izleseydim muhtemelen hiçbir şey anlamazdım da... Neyse, yönetmen Before Sunshine'ın ardından Waking Life isimli başka bir film çekiyor. Esas oğlan Jesse ve esas kız Celine bu filmde de Before Sunshine'daki karakterler olarak oynuyorlar ama neden bilemedim pek bağıntı kurulmuyor bu ikisi arasında. Daha sonra 2004 yılında Before Sunset geliyor. (Evet ben de merak ediyorum Linklater 9 yıl sonra ikinci filmi çekmeyi düşünüyor muydu diye) Ve Before Sunset sekanslarıyla, Paris görüntüleriyle, repliklerin kalitesiyle velhasılı her şeyiyle mükemmel!

- spoylır -

İlk filmde birlikte kabine girip pikaptan müzik dinlerken yaşadıkları "göz göze gelelim yok yok gelmeyelim, öpüşecek miyiz, n olcak, ya ters tepki verirse" sahnesi hakikaten mükemmeldi. Bunun dışında bir de terasta oturup sabahı seyretmeleri sahnesi aklımda kaldı. Ve elbette tren istasyonunda ayrılırken o yamulmuş, heyecanlı halleri...

Ancak ikinci film! Before Sunset karakterlerimiz birbirlerinden ayrıldıktan tam 9 yıl sonra yeniden buluşma hikayelerini anlatıyor. Celine'in araba kopuşu, Jesse için yazdığı Waltz, filmin girişinde heyecanla Jesse'ye bakışı... O my sweet goodness!

Jesse: In the months leading up to my wedding, I was thinking about you all the time. I mean, even on my way there; I'm in the car, a buddy of mine is driving me downtown and I'm staring out the window, and I think I see you, not far from the church, right? Folding up an umbrella and walking into a deli on the corner of 13th and Broadway. And I thought I was going crazy, but now I think it probably was you.
Celine: I lived on 11th and Broadway.
Jesse: You see?

Celine: Memories are wonderful things, if you don't have to deal with the past.

- spoylır -

Kesinlikle iki film de izlenmeli. Sunshine Sunset'in hatrına seyredilmeli. Çünkü klasik "devam filmleri kötüdür hep abi" kuralını yıkarak ilk filmden çok daha güzel olmayı başarıyor Before Sunset. Teşekkürler Richard Linklater!


7 yorum:

ix dedi ki...

Sevgili Alea, başlık içerik uyumsuzluğu söz konusu. Filmlerden yola çıkıp 'Diyalog Filmleri' hakkında birkaç bilgi ve görüş vermeniz gerekirdi...

tam tam tam dedi ki...

Sözlük mü bu? İstediğimi yazar istediğimi vermem arkadaşım :)

ix dedi ki...

Sevgili Alea, o halde 'makale' yazıyormuşcasına başlıklar koyup beklentilerimizi yükseltmeyiniz...

Sözü blog karakterine bırakıyorum ben. O'na anlatın derdinizi :)

tam tam tam dedi ki...

Bu blogun misyonu kişisel notlarla birlikte takip edenlere tavsiyeler de sunmuş olmak sevgili ytrum. Ancak yine de haklısın diyalog filmleri demişim öyle kalmış.

ix dedi ki...

Teşekkür ederim :)

Kadir dedi ki...

ilk filmin ismi Before Sunrise olmasın ;)

Burcu Yağmur Kabaalioğlu dedi ki...

before sunrise hemen ardından before sunset izledim. arka arkaya izleyince daha da güzelleşti filmler. "Waking Life"tan haberim yoktu. hemen onu da izlicim. teşekkürler efenim. :)